Edibe Ağbaba Sulari, 1953 yılında Erzincan’ın Çayırlı kazasında doğdu. Babası Kureyşan ocağından Davut Sulari, annesi ise Baba Mansur ocağından Gülşah Sulari’ydi. Seyit Mahmut Hayrani’nin soyundan gelen baba Davut Sulari, Türkiye’nin birçok şehrinde talipleri olan bir Alevi dedesiydi. Dedelik vazifesi gereği at sırtında köy köy kasaba kasaba dolaşarak cem törenleri düzenlerdi. Aynı zamanda bir ozan olan Davut Sulari, âşık atışmalarına katılır ve konserler verirdi. Bu yüzden çocukları yıllarca babalarını göremeden büyüdü. Dört kardeşin en küçüğü olan Edibe ise babasını ilk kez 12 veya 13 yaşlarında görebildi.
Edibe Sulari, ilkokulu Çayırlı kazasının Bozağa köyünde okudu. Erzurum Sağlık Okulu sınavlarını kazanarak Ebe Bölümü’ne girdi. Öğreniminin ikinci yılında babasıyla daha fazla zaman geçirmek amacıyla eğitimini yarıda bıraktı. Henüz 17 yaşındaki Edibe, babasıyla birlikte Türkiye’nin birçok köy ve kasabasında düzenlenen cem törenlerine, âşık atışmalarına, konserlere katıldı. Bu yolda babasının “kâtibesi” olmuştu. Aşık Davut Sulari’nin irticalen okuduğu türküleri, deyişleri ve şiirleri kaydetmekle görevliydi. Sanat hayatına da ilk kez o yıllarda adım attı. Babası onu Erzurum Atatürk Üniversitesi’ne götürdü. Üniversite hocalarının ve Erzurumlu Aşık Reyhani’nin karşısında ilk sınavını başarıyla geçti. İlk konserini de Erzincan İplik Fabrikası’nda düzenlenen gecede babasıyla beraber sahneye çıkarak verdi. Daha sonraki yıllarda Türkiye’nin birçok vilayetinde babasıyla ortak konserler verdi. İstanbul’da gerçekleştirdikleri turneden sonra Edibe ve Davut Sulari yurtdışı turnelerine çıktılar. Almanya, Fransa ve İsviçre’de konser verdiler. Edibe Sulari artık “Dişi Sulari” olarak tanınmaktaydı.
İsviçre’deyken Maraşlı Nesimi Beyazıt’la tanışan Edibe bir hafta içinde nişanlanıp evlendi. Böylece babasıyla olan yolculuğu da sona ermiş oluyordu. İsviçre’nin Basel şehrine yerleşti. Bir erkek, bir kız çocuğu oldu. Çocuklarını büyüten Edibe uzun süre sahnelere ara vermek zorunda kaldı. Birkaç yıl sonra da boşandı. 1985 yılında yeni bir albüm çalışmasıyla sahnelere geri döndü. Basel’de yaşamasına rağmen Türkiye’deki bütün Alevi-Bektaşi kültür etkinliklerine, cem törenlerine ve konferanslara katılmaktaydı. Ankara’daki tek yakını ise Ateş ailesiydi. Türkiye’ye geldiğinde babası Davut Sulari’nin arkadaşı ve yakın akrabası olan 17. Dönem TBMM Halkçı Parti Milletvekili Musa Ateş’in evinde kalırdı. Musa Ateş’in kızı Sehergül Ateş’le yakın dostlukları vardı.
1970’lerin ilk yıllarında başladığı plak çalışmaları dışında Yaban Gülü, Sarı Çiçek ve Güven Etme Ey Sultanım adlı üç kaset çıkardı. 1993 yılında da Dertli Divani Baba, Emrah Mahzuni, Gülşen Altun, Özcan Dursun ve Talipler Müzik Topluluğu’yla birlikte yeni bir kasetin stüdyo çalışmalarını İngiltere’de tamamladı. Aynı yıl babası Davut Sulari’nin bütün eserlerini bir araya toplamayı amaçlayan bir proje üzerine çalışıyordu. Katıldığı bir radyo programında babasının tüm taliplerine çağrı yaparak babasının teybe alınmış kayıtlarını istedi. Gayesi Aşık Davut Sulari’yi topluma olabildiğince bütünlüklü bir şekilde sunmaktı.
Sivas 1993:
Edibe Sulari, 1993 yılında Sivas’ta gerçekleştirilen 4. Geleneksel Pir Sultan Abdal Kültür Etkinlikleri’ne çağrılı sanatçılardan biriydi. 30 Haziran 1993 günü akşamı, konuğu Sehergül Ateş’le birlikte şenliğe çağrılı sanatçıların yer aldığı otobüsle Ankara’dan Sivas’a doğru yola çıktı.
1 Temmuz Perşembe günü şenlik programı kapsamında etkinlikler başladı. Akşam saat 20.00’de 4 Eylül Kapalı Spor Salonu’ndaki Halk Gecesi etkinliğinde sahneye çıktı. Spor Salonu’nu dolduran yaklaşık dört bin izleyicinin karşısında babası Davut Sulari’nin türkülerini okudu. Alkışlar eşliğinde sahneden ayrıldı. 2 Temmuz Cuma günü ise olaylar başladı. Cuma namazından çıkan saldırganlar sloganlar eşliğinde Valilik binasına doğru harekete geçti. Kısa bir süre sonra Madımak Oteli sayıları on binleri bulan saldırganlar tarafından kuşatıldı. Edibe Sulari ve konuğu Sehergül Ateş de şenlik kapsamında Sivas’a gelmiş olan yüzlerce kişi gibi otelin içinde kuşatılmış durumdaydı. Akşam saatlerinde de otel ateşe verildi.
Edibe Ağbaba Sulari (40), 4 Temmuz günü Erzincan Çayırlı’ya bağlı Bozağa köyünde toprağa verildi.