Canlar, dostlar, yoldaşlar; hak, hukuk ve adalet diyen tüm insanlara açık çağrımızdır.
32 yıl önce Sivas’ta Madımak katliamında diri diri yakılarak katledilen 33 canımızın katilleri geçtiğimiz günlerde tahliye edildi.
Yapılan katliamları başka bir katliam ile kapatmayı başaran bu zihin bugün adalet duygusunu tamamen yerle yeksan etmiştir. Tüm canlıların yaşam hakkını savunan biz Aleviler adalet talebimizi Kerbela’dan bu yana haykırıyoruz.
Bu direnç bize Pir Sultandan, Baba İshaklardan, Pir Seyit Rızadan ve yaşamı uğruna ölecek kadar çok seviyoruz diyen canlarımızdan alıyoruz.
Canlar dostlar yoldaşlar “Katile katil” demek “Hırsıza hırsız” demek suç mu?
Suriye de başta Aleviler olmak üzere ve diğer inanç ve etnik toplulukların uğramış oldukları soykırıma varan katliamlara karşı meydanlarda Yezide karşı çıkan canlara soruşturma ve tutuklamalar reva görülmektedir. Yaşanan katliamın baş sorumlusu olan IŞİD devamı olan HTŞ denen çete lideri Colani hakkında savcılığa suç duyusunda bulunduğu Yeşilkent Cemevi başkanımı Aslan Uzun tutuklanmış. Kamuoyunun baskıları sonucunda tahliye edilmiştir.
Baskının şiddetinin tutuklamaların olağan hale getirilmeye çalışıldığı bu günlerde halk iradesi gasp edilmektedir. DEM ve CHP belediyelerine kayyum atanmış. Hızını alamayan siyasi iktidar, Ardahan Damal’da Alevi bir muhtarı da görevinden almıştır.
Tüm bu hukuksuzluğu adaletsizliği ve gaspı meşrulaştırmakiçin Turpun büyüğü heybede diyerek İBB başkanı Ekrem İmamoğlu ve 106 kişi hakkında gözaltı kararı verilmiş Ekrem İmamoğlu dahil olmak üzere 55 kişi tutuklanmıştır.
Halk iradesine karşı vurulan bu gözaltı ve tutuklama furyası başta üniversite gençliği olmak üzere toplumun tüm kesimlerini harekete geçirmiş milyonlar HAK HUKUK ADALET sloganını bulundukları her yerde yüksek sesledillendirmeye başlamıştır. Gezi ayaklanmasından sonra en kitlesel eylemlere sahne olan meydanlar ve sokaklar halkların eşit özgür bir ülke taleplerinin haykırıldığı yerlere dönmüştür.
AKP milyonların bu talebine yine kulak tıkamış meydanları sokakları ve üniversiteleri dolduranlara karşı polis şiddeti ve yargı sopasını devreye sokmuştur. Ülkenin birçok meydanından üniversite kampüslerden HAK HUKUK ADALET talebini haykıranların merkezi Saraçhane olmuştur.
Demokratik bir hak olan eylemlere katılan milyonlara ayrıştırıcı ve ötekileştiren bir dil kullanan ve marjinalleştirmeye çalışan siyasi iktidar binlerce kişiye meydanlarda ve sokaklarda gaz ve copla saldırmış binlerce kişiyi eylemlerden ve şafak baskınlarıyla evlerinden gözaltına almıştır. Şu ana kadar büyük çoğunluğu üniversite öğrencisi olan 180 kişi tutuklamıştır.
Bu açık devlet şiddetini belgeleyen ve bunları haberleştiren basın emekçisi gazeteciler de tutuklanma saldırısı ile karşılaşmış şu ana kadar 11 basın emekçisi tutuklanmıştır.
19 Mart sabahı yapılan operasyonun ekonomik zararı emekçi halkın sırtına yüklenecektir.
Bugün sokakları dolduran milyonlar gibi biz Alevilerde baskı şiddet ve hukuksuzluğun son bulması gözaltı ve tutuklamaların durması ve düşüncelerinden dolayı tüm tutsakların özgürlüklerine kavuşmasını eşit yurttaşlık ve demokratik taleplerinin kabul edilmesi için dayanışmayı büyüterek mücadele etmeye devam edeceğiz.
Eşit Yurttaşlık Talebi Haktır!
Yaşasın Halkların Eşitliği ve Kardeşliği!
Gözaltılara Son Verilsin!
Tutuklananlar Serbest Bırakılsın!